Önemli Linkler

Prof. Dr. Yusuf Ziya İrbeç, İstanbul Dünya Politik Forumuna Konuşmacı Olarak Katıldı

Türk Vakfı tarafından düzenlenen İstanbul Dünya Politik Forumu, 17-18 Mayıs 2012 tarihlerinde İstanbul Kongre Merkezi'nde yapıldı. ''Yeni Bir Dünya Kurmak” temasıyla düzenlenen Forumda birbirinden özel konuşmacıların yer aldığı 28 farklı oturum gerçekleştirildi. Zirveye iki gün süresince 56 ülkeden 200'ü aşkın konuşmacı, 2 bin ziyaretçi, 200'e yakın yerli ve yabancı basın mensubu katıldı. Forumda, dünyayı siyasi ve ekonomik krizlerden kurtarmanın yolları, ihtilafların çözümü, enerji güvenliği, dünyadaki süreçlerin bölgeye etkisi ve diğer konular ele alındı.

 

 

 

İstanbul Dünya Politik Forumu her yıl birçok ülkeden devlet ve hükümet başkanlarını, dünya liderlerini, iş dünyasının küresel aktörlerini, akademisyenleri, inanç ve kanaat önderlerini, sanat ve kültür dünyasının önde gelen isimlerini bir araya getiren geniş ölçekli bir zirve toplantısı olarak yürütülmektedir.
 
Uluslararası politikaların ve ekonominin şekillendirildiği bu seçkin zirvede dünyaya yön verenler, gelişmelerin odak noktasını uluslararası boyutuyla ele aldı, düşüncelerini muhatapları ve uluslararası kamuoyuyla paylaştı. Yüzlerce yıllık eşsiz bir tarihi misyonu üstlenmiş bulunan İstanbul’dan verilen her mesaj, insanlığa duyurulan evrensel bir mesaj oldu.
 
Prof. Dr. Yusuf Ziya İrbeç, 17 Mayıs 2012 tarihindeki 5. Oturumda konuşmacı olarak yer aldı. Konuşmasında şu konuya değindi:
 
Rusya'nın AB Enerji Arzındaki Önemi: Kuzey ve Güney Akım...
Karadeniz Güvenliğinin Küresel Enerji Güvenliğine Etkileri
 
Rusya sahip olduğu 60 milyar varil petrol ve 48 trilyon metreküp rezervleriyle Dünya sıralamasında petrol ihracatında Suudi Arabistan’ın ardından ikinci sırada yer alırken, doğalgaz ihracatında birinci sırada yer alıyor.
 
AB, doğalgaz ithalatının yüzde 40'ını Rusya'dan yapıyor. 2008 yılında AB'nin uygulamaya koyduğu "Enerji Güvenliği ve Dayanışma Eylem Planı" ile amaçlanan, AB'nin 2020 yılına kadar enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını yüzde 20 oranlarında artırırken, sera gazı emisyonlarının kullanımını ise yüzde 20 oranında azaltmaktı. Fakat geçen üç yıllık sürede bu konuda belirgin ilerleme sağlanamadığı gibi, imzalanan projelerle Rusya'ya olan enerji bağımlılığı artmaya devam etti.
 
Bazı Avrupalı yetkililer bu bağımlılığı tek taraflı değil, karşılıklı bağımlılık olarak nitelendiriyor. Çünkü Avrupa için Rusya en büyük gaz tedarikçisi konumundayken, Rusya için de Avrupa en büyük pazar konumunda.
 
Enerji bir dış politika aracı olarak dünyamızı nasıl etkileyecek?
 
Prof. Dr. Yusuf Ziya İrbeç, 18 Mayıs 2012 tarihindeki 19. Oturumda ise şu konu üzerine konuşmasını gerçekleştirdi:
 
Karadeniz'de Ekonomik İşbirliği Olanakları ve Etkinlik Mücadelesi Kapsamında Kafkaslar
 
ABD, Kafkasya’yı ”yaşamsal çıkarlarının bulunduğu bir bölge”, NATO ise ”stratejik bölge” ilan etti. Rusya açısından ise bölgenin taşıdığı önem daha da artmış durumda.
Avrupa ise giderek artan enerji ihtiyacını karşılamak için Hazar petrol ve doğal gazını Rusya’ya ek alternatif kaynak olarak görürken, Kafkas ülkeleri de enerji politikalarında Rus yönetimine bağımlılığı sona erdirmek istiyor.
Bakü-Supsa, Bakü-Novorossisk, Güney Kafkas ve Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol boru hatları ve Bakü-Tiflis-Erzurum doğal gaz boru hattıyla bölge stratejik projelerin çıkış noktası.
Büyük bir etkinlik mücadelesine sahne olan Kafkasya ne kadar önemli?
 
 

Site İçi Arama

Twitter

© Prof. Dr. Yusuf Ziya İrbeç - 23. ve 24. Dönemler Antalya Milletvekili