Antalya Döşemealtı ilçesinde 4 Mayıs 2011 tarihli program dahilinde seçim çalışmalarına devam eden İRBEÇ, Döşemealtı ve beldelerinde esnaf ve vatandaşlarla bir araya geldi.

Burada vatandaşların sorularını cevaplayan, onların görüş ve düşüncelerini dinleyen İRBEÇ; “2003-2010 yılları arasında reel bazda kişi başına milli geliri sadece % 31 oranında yükseltebilen bir iktidarın Türkiye’yi adım adım borç batağına doğru sürüklediğini vatandaşlarımızın görmesi gerekir. Çünkü kişi başına artış sekiz yılda %31 olmasına rağmen, vatandaşın sırtına binen borç miktarı aynı dönemde kişi başına % 120’den daha fazla artarak 3 bin 172 dolardan 6 bin 986 dolara yükselmiştir” dedi ve sözlerine şöyle devam etti:

1923-2002 yılları arasında borçlara ödenen faiz toplamı 139 milyar dolar iken, bu rakam 2003-2010 döneminde, yani sekiz yılda 80 yılın üç katına yükselmiş ve 408 milyar doları geçmiştir.
Halkımız 2002-2010 döneminde 2 kattan daha fazla borçlandırılmış, Türkiye’de tarım kesiminde çalışan insanımız can çekişir hale gelmiştir. Tarım kesiminde girdi fiyatları anormal derecede artmıştır. 2002-2011 yılları arasında 1 litre mazot 1,090 TL’den 3,620 TL’ye çıkmış, 1 torba gübre fiyatı da 12 liradan 38 liraya çıkmıştır. 2002 yılında çiftçimiz 1 litre mazot almak için 3 kg buğday üretmek zorunda iken, 2011 yılında aynı çiftçimiz 6 kg buğday üretmek zorunda bırakılmıştır. Buna karşılık, tarım kesimine destek politikaları iflas noktasındadır. Destekler yetersiz kalmış ve bunlar da bölgecilik hesaplarıyla başta Antalya olmak üzere tarımın etkin olarak yapıldığı bölgelerdeki çiftçilere yansıtılmamış ve belirli kesimlere kanalize edilir hale gelmiştir. Zenginlerin ve yandaşların daha fazla zengin edildiği bir politika anlayışı devam etmektedir. Yanlışları düzeltmek için gerekli bütün çabayı sarfetmemize rağmen, son olarak çıkarılan Hal Yasası da üretici hallerini korumaktan ve tarımın asıl geçim kaynağı olduğu bölgelere destekten çok uzakta işlev gördürmek için devreye sokulmuştur. Milliyetçi Hareket Partisi, bu haksız uygulamalara dur diyecek programı hazırlamış ve ilk yıl tarıma verilecek desteği 12 milyar 500 milyon TL’ye çıkaracağını 28 Ocak 2011 tarihinde açıklanan seçim beyannamesinde açık bir şekilde beyan etmiştir.

AKP iktidarının devam etmesi durumunda ekonominin daha da kötüye gidebileceğinin itirafı gibi sözler sarfeden AKP’liler sözü “Gemi batarsa hepimiz batarız” noktasına getirip, yine korku vererek oy avcılığına devam etmektedirler. Oysa ki; bizim borçlandırılarak oyları alınmaya çalışılan vatandaşlarımıza bir sözümüz vardır:

Türkiye’deki geniş halk kitlelerinin piyasa dahilindeki borçlanmalarında, olumsuz etkilenmemeleri için, MHP iktidarında her türlü tedbir alınacaktır. Bu konuda vatandaşlarımız bize güvensin. Sesiniz olacağız ve mağdur olan vatandaşlarımızın ezilmemesi için karşılarında dimdik duracağız ve onların haklarının ve alın terlerinin sonuna kadar savunucusu olacağız. Hakkı yiyenlere değil, hakkı tutup kaldıranlara sahip çıkacağız.

Türkiye’deki kardeşlik ve dayanışmayı açılım projesi altında bozan ve milletimizi ayrıştıran bir zihniyetten bu milletin hızla kurtulması için, 12 Haziran 2011 seçimleri iyi bir fırsattır. Milliyetçi Hareket Partisi, Türk Milletinin birlik ve bütünlüğü konusunda çok hassas davranmakta ve milletimizin ekonomik kaynaklarını en iyi şekilde yine milletimiz için değerlendirecek projeleri uygulamaya koymak için dinamik ve heyecan dolu kadrosuyla milletimizin 12 Haziran 2011 tarihinde vereceği işareti beklemektedir.